Gelişmekte olan kategorisinden gelişmiş kategorisine geçebilmek için “Haydi Kızlar Okula” kampanyasına benzer “Haydi Kadınlar İşe” gibi bir kampanyaya ihtiyacımız var.
Çarşamba günü TÜİK Türkiye nüfusunu açıkladı. 77 milyon 695 bin 904 kişi olmuşuz. Yüzde 50,2’miz erkek, yüzde 49,8’imiz ise kadın.
Aynı gün Başbakan Davutoğlu da “İş Gücü Piyasasının Etkinleştirilmesi Programını” açıkladı. Davutoğlu bu programın hedef kitlesinin işsizler, iş gücü piyasası dışında kalan kadınlar, kayıt dışı çalışanlar ve işverenler olduğunu söyledi.
2013 verilerine göre erkeklerin istihdam edilme oranı yüzde 65,2, kadınların ise yüzde 27,1. Erkeklerin işgücüne katılım oranı yüzde 71,5, kadınların ise yüzde 30,8.
Bizim bölgemizde yani Kilis, Adıyaman, Gaziantep’i kapsayan TRC1 istatistiki bölgede erkeklerin işgücüne katılımı yüzde 72,3, istihdam ise 67,1. Bu bölgede kadınlarımız ise yüzde 19,8 oranında işgücüne katılıyor ve istihdam oranları yüzde 18,3.
Bu veriler özetle şunu diyor : Kadın iş gücü arzı yok. Yani kadınlarımız çalışmıyor, çalışamıyor, çalışmak istemiyor ya da çalıştırılmıyor. Nüfusun yarısını oluşturan kadınlarımızın çalışabilecek durumda olanların (15 yaş üzeri) ancak yüzde 30’u iş gücü piyasasında. Ama bunların sadece yüzde 27’si istihdam ediliyor.
O nedenle biz büyümek, gelişmek, kalkınmak istiyorsak bunu kadınlarımızla birlikte yapabiliriz. Onları iş hayatına çekmeliyiz.
İşte bu noktada Başbakanın açıkladığı program çok önemli. Çünkü bu program ile kadınların iş gücü piyasası katılımının teşviki, kolaylaştırılması ve kadınların bu anlamda kariyerle aile arasında tercih yapmak zorunda kalmalarının önüne geçilmesini hedeflediklerini belirtiyor.
Program döneminin sonunda yani 2018 sonunda, kadınların iş gücüne katılımı ve istihdam oranlarını her yıl ortalama 1 puan artırmayı hedeflediklerini söylüyor. Kadın girişimciliği programını hazırlayarak, uygulamaya koyacaklarını söylüyor.
Bir anlamda “Haydi Kadınlar İşe” kampanyası başlatıyor.
Mustafa K. Atatürk : Toplumdaki başarısızlığın sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ihmal ve kusurdan doğmaktadır.