EGAFED 114. Yönetim Kurulu Toplantısı Marmaris’de gerçekleşti
Marmaris Genç İş Adamları Derneği’nin ev sahipliğini yaptığı Ege Akdeniz Bölgesi Genç İşadamları Dernekleri Federasyonu’nun (EGAFED) 114. Yönetim Kurulu Toplantısı Marmaris Elegance Otelde gerçekleşti.
Marmaris GİAD Başkanı Meral TUNCER ARGÜL yaptığı açılış konuşmasında, “ Siz saygıdeğer EGAFED Yönetim Kurulunu Marmaris'te misafir etme onurunu taşıyoruz.
Ülkemizin son yıllarda yaşadığı olumsuzluklardan turizm sektörümüz de ciddi derecede etkilenmiş ve önemli bir düşüşle 2016 yılını kapatmıştır.
2017 yılının ilk aylarında aldığımız veriler her ne kadar olumsuz gibi görünse de biz Marmaris olarak yeni pazarlarla birlikte iç pazarda EGAFED'in de vereceği tanıtım desteği ile umutsuz değiliz. Huzurunuzda yüreği Marmaris için çarpan, umut dolu bir çaba içinde olan Marmaris turizmcilerine teşekkür ediyorum.
Ülkemizin bugün içinde bulunduğu durum tek yürek olma, birlik olma zamanıdır. Bu ülke bizim ve biz gelecekten oldukça umutluyuz.
Birlikte başaramayacağımız hiç bir şey olamaz.
Başaracağız.”dedi
Toplantının basın açıklamasını yapan EGAFED BAŞKANI Süleyman ERDAŞ “Sayın Konfederasyon Genel Başkanım, Yik Başkanım, Saygıdeğer Yönetim Kurulu üyesi arkadaşlarım, Dernek Başkanlarım, değerli Basın mensupları;
Bugün burada Marmaris GİAD ev sahipliğinde 7. Dönem yönetim kurulu ilk toplantısını yapmak için bulunmaktayız. Hepiniz hoş geldiniz
Ülke ekonomisine yön veren iş adamları olarak ülkemizin durumunu her açıdan kısaca değerlendirmek zorundayız. Özellikle 2017 yılının ekonomik beklentilerinin ne olacağıyla ilgili belirsizlik var. Malum ard arda yaşanan terör saldırıları nedeniyle, dolar ve faiz oranlarının istikrarsızlığı, ekonomideki dalgalanmalar Ege ve Akdeniz Bölgesi ekonomisinin lokomotifi olan turizm sektörüne maalesef büyük ölçüde sekte vurmuştur.
Türkiye’ye gelen turist sayısındaki dramatik düşüşün, ülkenin 2016 yılındaki ekonomik büyümesinde gayrisafi milli hâsılandan yaklaşık yüzde 1 puan keserek turizmin bağlı olduğu sektörlere de zarar verdiği ortaya çıkıyor.
İşsizlik ülke genelinde olduğu gibi turizm sektöründe de artmaya devam ediyor.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın Sosyal Güvenlik Kurumu verilerini baz alarak hazırladığı İstihdam İzleme Raporu yayınlandı. Rapora göre Kasım 2015-Kasım 2016 arasında sigortalı ücretli çalışan sayısında 140 bin kişi azalma olduğu görüldü.
Bu dönemde gerçekleşen işsizliğin sektörlere göre dağılımında turizm sektörü en başta gelmektedir. Toplamda Kasım 2015 –Kasım 2016 döneminde turizmde işsiz kalanların sayısı 19.248’i konaklama tesislerinde, 5.494’ü seyahat acentelerinde, 326 kişi de havayolu taşımacılığında olmak üzere 25.068 kişidir. Buna göre bir yılda meydana gelen işsizlerin sektörlere göre dağılımında konaklama kesimi en çok kaybedenler arasındadır.
Otellerin ötesinde, restoranlar, ulaşım sektörü, telekomünikasyon, perakende ticaret ve tekstil gibi farklı sektörler de bu şoku hissetti. Araştırmalar, tekrarlanan terör olaylarının turist sayısındaki iyileşmenin yavaş olacağını ve bu durumun da Türkiye’nin turizm sektöründe uzun vadeli etki bırakacağını gösteriyor.
2017 yılında turizmin önünde 4 farklı senaryo öngörülüyor. Durağan, iyimser, En İyi ve En Kötü senaryolara göre Türkiye 2017 de 15 milyon ile 25 milyon arasında yabancı turist çekebilir.
2016 yılını yüzde 30’dan fazla turist ve gelir kaybı ile kapatan Türkiye turizmi 2017 den ne kadar turist alacak ve gelir kazanacak? Turizm Data bankın 2017 yılına ilişkin yaptığı turist sayısı ve gelir tahminlerine göre Türkiye turizminin önündeki en önemli gösterge, Rusya pazarında beklenen iyileşme olarak duruyor. Rusya ile ilişkilerin özellikle Suriye ve Irak üzerinde varıldığı varsayılan uzlaşma ile daha da iyileşmesi, bölgesel sorunların hafiflemesi ve terör risklerinin azalması koşullarında, gelen Rus turist sayısını 2015’e çıkarması yüksek olasılık. Ancak Avrupa pazarının ne olacağı belirsizliğini koruyor. Ayrıca yeni ABD yönetiminin bölgemiz üzerine uygulayacağı yeni politikaların; ABD-Rusya, Türkiye-ABD, AB-ABD-Rusya üçgenindeki ilişkilerinin de bu durumu nasıl etkileyeceği bir etken oluşturmaktadır.
Öte yandan yurtdışında yaşayan vatandaş ziyaretçiler hesaba katılırsa turist sayısı 21 ila 32 milyon arasında değişebilir.
2016’da 21 milyar dolara kadar düşen Türkiye’nin toplam turizm geliri ise 2017’de 22 milyar dolar seviyesinde seyredebilir. Bugün baktığımızda bu yılın dış borç açısından da Türkiye için zor bir yıl olduğu ortadadır. Özel sektörün, Avrupa’ya 114 milyar 260 milyon dolar, Amerika’ya 24 milyar 161 milyon dolar, Asya’ya 32milyar 332 milyon dolar, tahvil olarak 34 milyar 605 milyon dolar olmak üzere toplam 205 milyar 689 milyon dolar borcu vardır. Bu borcun kabaca 100 milyar doları reel sektörün, kalanı ise banka ve finans kurumlarınındır. Görünen o ki bacasız sanayi olarak adlandırılan turizm sektörünün canlanması tanıtılması açısından ülkeye döviz girdisinin ne kadar önemli olduğu aşikârdır. Bu sebeple hükümetin, yerel yönetimlerin turizm sektöründe iştigal eden işletmelerin üzerine düşen görevi yerine getirmeleri gerekmektedir.
Toplantı gündemimizin yoğun olmasından dolayı sözlerime burada son verirken katılım ve katkılarınızdan dolayı hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. .”dedi.
Toplantıda söz alan EGAFED YİK Başkanı Efkan CEYLAN ise” Son aylarda, her alanda baş döndürücü gündem maddelerini bütün Türkiye olarak yaşamaya devam ediyoruz.
Her gün çoğunlukla üzücü olaylarla yüzleşmek durumunda kalıyoruz.
Bir yandan yoğun biçimde terörle mücadele ederken, diğer yandan topraklarımız dışında, Suriye’de göğüs göğse bir savaşın içinde yer alıyoruz. Bu vesileyle terörle ve İŞİD’le olan savaşımızda verdiğimiz şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.
Bütün Türk milletinin olduğu gibi, iş dünyamızın ve genç işadamlarımızın da bu mücadelede devletimize tam destek olduğunun bilinmesi gerekmektedir.
Ülkemiz ve bölgemiz son derece hassas bir dönemden geçmektedir.
Ortadoğu’da ve özellikle Suriye’de devam eden düzensizlik ve kaos, öncelikli olarak ülkemizi olumsuz etkilemiştir. Son rakamlara göre 3,5 milyon Suriyeli, Türkiye’ye göç etmiştir. Türkiye mutlak surette bu yoğun mülteci göçü ve bu göçün yarattığı sorunlar karşısında tedbir almak durumundadır.
Böylesine büyük bir insan göçünün sadece ekonomik değil, sosyal ve kültürel anlamda da sonuçlar doğuracağı kesindir.
Diğer yandan Türk ekonomisinin de belli bir ölçüde daralma yaşadığı ortadadır. Bizler işadamları olarak ekonomideki her değişimi anlık olarak gören ve yaşayan insanlarız. En küçük bir istikrarsızlığın zincirleme olarak toplumun tüm kesimlerini etkileyeceğini hepimiz biliyoruz.
Bu anlamda hükümetin aldığı tedbirlerin, yeni teşvik düzenlemelerinin ve özellikle KOBİ’lere yönelik kredilerin önemli ve gerekli olduğunu düşünmekteyiz.
Bu türden tedbirler piyasaya ve esnafa nefes aldıracaktır. Ancak özellikle yerli üretimin ve teknoloji ağırlıklı üretimin mutlak surette ve istikrarlı bir biçimde artması gerekmektedir. Aksi takdirde alınan tedbirler sabun köpüğünden öteye geçmeyecektir.
Elbette Türkiye’nin en önemli gündem maddesi, Anayasa değişikliğine ilişkin 16 Nisan’da yapılacak referandumdur.
Milletimiz bir karar verecektir. Milletimizin vereceği karar ne olursa olsun başımızın üstündedir.
Bu önemli süreçte bizim en büyük beklentimiz ve temennimiz; barış ve demokrasi içinde bir atmosferin hakim olmasıdır.
16 Nisan’a giden zaman içinde bütün siyasi partilere, basın organlarına, sivil toplum örgütlerine önemli görevler düşmektedir.
İnsanlarımızı birbirine düşman edecek, vatandaşlarımızın arasına nifak sokacak her türlü eylemden ve söylemden uzak durulmalıdır.
Unutulmamalıdır ki; bir tane Türkiye vardır.”dedi. Ve toplantı düzenlenen akşam yemeği ile son buldu.